Sultanbağı’nın tarihteki önemi belgesel oldu

İki yıldır gönüllü olarak devam eden KÜTOPYA projesi Kütahya’nın Sultanbağı Mahallesi’nin tarihteki önemini ortaya çıkardı. Roma, Bizans ve Osmanlı’da imparatorlukların en kıymetli üzümlerinin üretildiği bu bölgemize tarihte “Sultan bağları” denmekteydi. Projede Sultanbağı’nın tarihte nasıl gözüktüğü simüle edilerek bir belgesel de yayınlandı.

Proje lideri ve simülasyon tasarımcısı Abdullah Reha Nazlı, Sultanbağı’nın pek çok yönüyle eşsiz bir bölge olduğunu belirtti. Şairlerin hayran olduğu, imparatorlukların üzüm merkezi olan, rengarenk ve çeşit çeşit ağaçlar yetişen, içinden dere akan, tarihi eser kalıntıları ve alüvyonca zengin bu bölgemizi son yüz yıldaki yapılaşmalar nedeniyle kaybettiğimizi ve hala yeni yapılaşmalar planlandığını belirtti.

Projenin tarih danışmanı İsmail Germiyanoğlu, Osmanlı’nın ünlü şairleri dahil Kütahya’ya tarih boyu gelen herkesin Sultanbağı’na hayran olduğunu aktardı. İsmail Germiyanoğlu, Kanuni Sultan Süleyman dönemindeki ünlü şair Arifi’nin Kütahya’yı çok beğenmiş ve o zamanların ağaçlık bölgeleri ile ilgili bir şiir yazdığını belirtti: “Kumarı, Kundukviran, Aydoğdu, Sultanbağları, Ovaköyler, Çamlıba, bostanı var Kütahya’nın…” Ayrıca Sultan II. Selim döneminde Kütahya’ya gelen Osmanlı tarihçisi Gelibolulu Mustafa Ali de Kütahya’nın güzelliklerini anlattığı şiirinde Sultanbağı’ndan bahsetmiş olduğunu aktardı; “Alem-i vuslatda ey Ali temaşa-yıı nigar. Şehr-i Kütahyaiiyede güya Sultanbağıdur.

Ve Ressam Ahmet Yakupoğlu, Sultanbağı ile ilgili şunları söylemiş olduğunu belirtti; “Hisar’ın güney tarafında Sultan bağları diye asırlarca şehirlinin dilinden ve dönlünden, suları, bülbüleri, meyvaları ve yeşilliği ile düşmemiş bahçelikler bugüne artık yok.”

Abdullah Reha Nazlı, kale etrafında, her adımında tarihi eser kalıntısı olan, altından dere akan, içinden artık unutulmuş antik bir yol geçen, tarihte pek çok kez övülen ve hiçbir şehre nasip olmayacak şekilde birinde kale, birinde tarihi mescit olan iki tarihi tepenin arasında bulunan bu bölgemizin yapılaşma planları yerine tarihteki haliyle bir bahçe haline getirilmesini umduğunu belirtti. Nazlı, proje için tespit ettikleri tüm arşivleri dileyen tüm kurumlara sunmaktan memnun olacaklarını aktardı.

Haber: Dumlupınar Gazetesi, 13.08.2024