Kütahya’nın Psikocoğrafyası

Kütahya’yı neyin nerede olduğuna göre değil neyin nereye neden yapıldığına göre çalıştığımızda daha iyi anladığımızı keşfettiğimde bu projeye başladım. Kale kapıları, antik komşular, o dönemin şartlarına göre araziye yerleşme ve farklı dönemler arası koşullara göre simülasyona başladım. Bir kaynaktan bazen bir şehirde bazı sokakların binlerce yıllık güzergahlar olduğu fikrinden ve her şeyin işlevsel olması gereken bir dönemde mantıklı argümanlar da arayarak Kütahya’nın bugün nasıl gözüktüğüne bakarak geçmişte nasıl gözüktüğünü çıkardım.

Kütahya’nın 1500 yıl öncesini temel alan bu simülasyon tarihi tutarlılık içermiyor. Ama bu simülasyon kullanılarak Selçuklu, Germiyan, Osmanlı dönemi simülasyonları hazırlanabilecek. Ayrıca Kütahya’nın coğrafyasını, tarım ve hayvancılığını, bağ ve bahçelerini, derelerini, doğasını ve ticaretini anlatmak için gerekli her şey bu simülasyonda yer alıyor. Bu simülasyon Kütahya’nın o dönem nasıl gözüktüğünü değil -ki zaten kimse bilmiyor-, nasıl gözüküyor olabileceğinin -Kütahya üzerine bugüne ulaşmış tüm veriler ile bilim de kullanılarak yapılmış- içgüdüsel ve kişisel yorumumudur.

Abdullah Reha Nazlı

Kale-i Bala, Aslanlı Kapı

Kale’nin ana kapısı, kalenin kuzeyinde olup doğuya bakmaktadır. Evliya Çelebi bu kapıda iki mermer aslan heykeli görmüştür.

Taşkapı

Kütahya’ya güneyden girip çarşıya uğramadan yük kapısına gidebilirsiniz Yol üstünde sizi önemli çeşmeler karşılar.

Kale-i Bala, Yük Kapısı

Kalenin güneyinde Sultanbağı kapısı veya Yük Kapısı ismyle bir kapı vardır. Diğer iki kapı başka amaçlar taşısa da yükler bu kapıdan girmektedir.

Azianai Yolu

Aslanlı Kapı’dan Yük Kapısı’na giderken kalenin eteklerinde bir yolculuk yaparsınız. Kaleye en yakın bölge, tarihte en önemli bölgedir.

Meydan

Germiyanoğlu eseri Meydan Cami bugün şehrin tam ortasında. Ama tarihte Kütahya’yı pas geçen tarihi bir yol üzerine yapılmıştı. Yapıldığı yer şehrin ana yolu ile şehrin ana akarsuyunun kesişim noktasıydı.

Meydan Caddesi

Doğudan girip Batıya giden şehrin ana caddesi üzerinden kale kapısına giden yol bugün Meydan Caddesi ismiyle bilinen tarihi bölgedir.

Tahıl Pazarı

Çarşı mutlaka kalenin ana kapısına yakın bir yerde olmalıydı. Gerçekten de Aşağı Çarşı, Aslanlı Kapı’ya ulaşan Hisar Yolu başlangıcına en yakın bölgededir. Doğu’dan şehre girip kale kapısına giden en kısa yol olan Meydan Caddesi ile Hisar Yolu arasında “Tahıl Pazarı” vardır, çarşının merkezi.

Kobakdibi

Doğu-batı yolu üzerindeki önemli noktalardan biri. Bir meşe ağacından ismini almış bir bölge şehrin hem batı girişini hem de çarşıdan batıya doğru çıkışı temsil eder. Ayrıca Ilıpınar ile Doğu-batı yolunun kesiştiği noktadır.

Kobak Caddesi

Kobakdibi’nden Aşağı Çarşı’ya giden güzergah. İki mescid, dört çeşme içerir. Aşağı Çarşı’dan batıya doğru şehirden çıkacaklar için ana güzergahtır. Kobakdibi’ne ulaşır. İsmini de buradan alır.

Çatal Çeşme

Kütahya’ya batıdan giren kervanların Aşağı Çarşı’ya vardığı bir cadde vardı. Üzerinde dört çeşme, şahane konaklar ve önemli sokakların giriş noktaları olmasına rağmen bu cadde hiçbir yerde anılmaz. Hemen başındaki Osmanlı eseri cami ise yangında yandıktan sonra kurtarılabilir haldeyken yıkılmıştır. Bölgenin tarihi bir yer olduğu ve Kütahya’nın son bahçelerinden izler taşıdığı da tamamen unutulmuştur.

Güllü Dere

1800’lerin başına kadar Anadolu’nun başkenti olan Kütahya, Bursa ve Ankara’ya denk bir şehirken birden bire sel felaketleri ile boğuşmaya başlar. Öyle ki 1984 yılına kadar dereleri de kapatsa çözüm bulamaz. Bugün sıradan bir şehir olarak görülen Kütahya’nın tüm heybetini ve içinden akan suları kaybetmesine neden olan felaketler hangi sebeple yaşanmıştır? Binlerce yıl şehrin ortasından geçen sular niçin 200 yıl sorun olmuştur? Galiba cevabı bulmuş olabiliriz.

Sultan bağları

Sultan bağları… Kütahya sarayının “Hasbahçe”si. Şairlerin hayran olup şiirler yazdığı bölgemiz. Roma, Bizans ve Osmanlı’da üzüm cenneti. Adı üstünde; sultanların bağları ve şehzadelerin avlanma, dinlenme bölgesi. Evliya Çelebi’nin ortasından dere akan “bağu bahçeler” dediği kıymetli bölge. İki dağ arasında alüvyonlarca zengin, hiçbir şehrin sahip olmadığı tarihi ve doğal güzellikte bir bölge.

Devam ediyor…

  • Soğuk Çeşme
  • Dombey Sokak
  • Şapçı Hanı
  • Defterdar Köprüsü
  • Şengül Hamamı
  • Pekmez Pazarı
  • Balıklı
  • Aşağı Çarşı
  • Küçük Çarşı
  • Uzun Çarşı
  • Biber Hanı
  • Pirinç Hanı
  • Kazan Hanı
  • Ok Meydanı
  • Kunduören
  • Hıdırlık
  • Musalla
  • Fettah Söğütleri
  • Yoncapınar
  • Kışlaönü